22 Mayıs 2012 Salı

Sorular



Durduramıyorum kendimi...
Sürekli yazmak geliyor içimden, hayatın bana verdiği yükleri böyle atıyorum üstümden..
Sıkıntılarım, üzütülerim, acılarım... Mutluluklarımı yazacak kadar, mutlu olmadım, o yüzden zamanı gelince hepsini yazacağım.
Ama zamanı gelince...






Çok mu acı yaşadım?
Hayır.

Hiç mi sevilmedim?
Hayır.

Çok mu özledim?
Evet.

Hiç mi özlenmedim?
İşte bunu bilmiyorum.

Doğru çıkar mı rüyalar?
Kurduğun hayaller gerçek olur mu, sevdiğinle(seni sevenle)?

Niye çoğu aşk, platonik?

Vitamini kabuğunda ise elmanın, niye soyupta yeriz? Kendi haksızlıklarımız da neden illa ki haklı olmaya çalışıp, bir de üste çıkarız? Niye bizi seveni değil de, bizim sevdiğimize bağlarız umudumuzu?
Niye kutup yıldızıyla yönümüzü buluruz?
Saçmalarız çoğu zaman, sırf kendimizi ön plana çıkarmak için...

Gözlerimizi gelecekle ilgili plan kurarken yukarı, geçmişi düşündüğümüzde ise yere dikeriz.. Niye?

Sorular... Sorular... Sorular...
Seviyorum deyip, başkası ile olanda ayrı tabi..

18.05.11 10:55

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder