22 Mayıs 2012 Salı

Gkcn'den Gkhn'e

Gkcn'den Gkhn'e
'Kardeş' kelimesini anlamlı kılan tek insan;
Seni çok özledim!
Dostluğu, arkadaşlığı, sır tutmayı, ideallerimi, paylaşımcı olmayı hepsini senden öğrendim. Her düşüncemi ilk seninle paylaştım; ilklerimi hep sana söyledim. Tecrübelerine, aramızdaki yaş farkına ve ağabeyliğine güvenerek yaptım hepsini.
Hiç birinin yanlışlığından da, senden de şüphe etmedim, etmem de hiç! Gerçi hep beni doğru yolun başına kadar getirdin ve sadece bana yürümek kaldı. O yolda yürürken hata yaptım ben, ağladım sonra da. Bir çıkar yol, bir dönemeç aramak yerine ağlamaya sığındım. Burada yine sen benimle meşhur(saatlerce) konuşmalarından birini yapıp, beni kendime getirdin.

Ama aklıma ne geldi, hainsin aslında ; bak hala aklıma gelince kızıyorum. Kastamonu'da Polis Lojmanlarındaki evimizde, neler geldi başıma..Neler getirdin mi demeliyim hı?
1993-94 yılları arasında apartmanların arasındaki, halıları dövmek, temizlemek için kullanılan halı asacağı diye tabir edeceğim (bilmiyorum tam adını :)). İşte o uzun 2 metrelik demir halı asacağının yanına gidip, her seferinde;
- Bak ben nasıl sallanıyorum?
- Bende bende, sallanayım nolur nolur?
-Olmaz!
-Babama sölerim seni.
- O zaman hiç olmaz!
- Ağğbiiiii( böüüğğğ hemen sulu göz)
-Tamam ben sallarım seni, gel bakalım.
-Sıkı tutun, zaten bende tutacağım.
-Hoop, hoop
( ve bırakıp gidersin)
-Bırakmaaaaa!!! Böööğğğ, yaa yaaa..
(Gümmm yerdeyim..)
- Ahaha ha ha haha!
-Annniiiii, baabaaa: bir daha binmicem buna.

Her seferinde aynı diyaloglar, hep hep. Eminim şu an, kendin bile suçluluk duyuyorsun bu yaptığından :)
Şaka bir yana; hep güvendim sana, hepte güvenirim.Hiç bir zaman beni hayal kırıklığına uğratmadın çünkü, sadece sen üzüleceğimi bilsen de gerçekleri söyledin bana.
Beni ilk yazmaya da teşvik eden sen oldun; 2000 millenyumdaki aldığın günlüğüm( hala durur ve saklarım) ve Stabilo renkli kalemlerim, yılbaşı hediyendi.
Seninle gittiğimiz ilk sinema filmi olan 'Haydut' dahil, bu zamana kadar gittiğimiz bütün filmlerin biletlerini de saklıyorum hala. Çünkü hepsi benim için anlamlı, önemli ve paha biçilemez.
Arkadaşlarım sorardı hep; "Sen abine aşık mısın?" "Evet". Bu aşk abi aşkı, bu aşk, senin benim idolüm olma aşkı, bu aşk hayatımda hep olacak olan biri babam diğeri sen olan iki erkeğe duyduğum aşk.
Her konuda hep seni örnek aldım. Her konu da; abim olsa böyle yapardı dedim. Senin yaptıklarını yapmaya çalıştım, hem mesleğim de hem ünlük hayatımda.
Bir de itiraf etmek istiyorum biraz geç oldu, beni affedebilecek misin bilmiyorum ama; hani musti vardı ya. Senin oyuncak köpeğin; onun kulaklarını hep birazcık kıskançlığımdan yırtardım :( Biliyrum suçluyum ama ufaktım o zaman. Hani hep sen derdin ya bana : "Ufaklık" diye, ufaklığımda kaldı inan onlar. Özür dilerim.
Bana kıyamazsın sen, biliyorum.
Seni çok seviyorum birtanem, abim. İyi ki varsın.

25.07.2011 07:45

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder